Salı, Aralık 23, 2025
Güncel

İzmir’de “Hepimiz oradaydık” eylemi

İzmir’de, gençlik örgütleri tarafından 19 Mart’ın 9. Ayında ‘biz de oradaydık’ demek  ve  geçtiğimiz günlerde 19 Mart eylemlerinde slogan attıkları gerekçesi ile gerçekleşen gözaltıları ve tutuklamaları protesto etmek için Alsancak ÖSYM binasından Türkan Saylan Kültür Merkezine yürüyüş gerçekleştirildi.

“Özgürlük yürüyüşümüz sürüyor! Hepimiz oradaydık’” şiarı ile gerçekleştirilen yürüyüşte Ankara’da ve İstanbul’da gerçekleştirilen eylemler selamlanırken, İstanbul’da gerçekleşen gözaltı saldırısı kınandı ve tutuklananların serbest bırakılması istendi.

Basın açıklaması öncesinde gençlik örgütleri bileşenlerinden konuşmalar yapılırken,ortak basın açıklaması tutuklanan Berkan  Bora Akkaya annesi tarafından okundu.

Yapılan açıklamada,  eşit ve özgür bir yaşamı savundukları için hukuksuzca tutuklanan arkadaşlarımız Mert, Halil, Kaan ve Berdan için bir araya geldiklerini,  15 Aralık Pazartesi günü sabah saatlerinde İzmir’de, 19 Mart eylemlerine katıldıkları ve attıkları sloganlar bahane edilerek dört kişinin  “cumhurbaşkanına hakaret” ve “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçlamalarıyla tutuklandığını ifade edilerek, “Bizler 19 Mart’ta, bundan tam dokuz ay önce bu meydanda üzerimize çöken devasa karanlığı teşhir ettik. Emeğimizi gasp eden, kimliğimizi yok sayan, hayatlarımızı çalan, dört bir yanımızı kayyumlarla kuşatan saray rejiminin faşizmi derinleştirmesine karşı halkın direniş mücadelesini sokaklarda, meydanlarda yükselttik. Demokrasiye, halkın seçme ve seçilme hakkına, adalete ve özgürlüğe sahip çıktığımız için bugün bu tutuklamalar gerçekleşmiştir.”denildi.

ÖZGÜRLÜK TALEBİNE SALDIRI

Açıklamada, iktidarın  elinde tuttuğu tüm baskı aygıtlarıyla sallanan iktidarını korumak için, ezilen bütün toplumsal kesimleri hareketsiz kılma niyetiyle hareket ettiğini, İzmir’de gerçekleşen tutuklamaların, iktidarın 19 Mart eylemlerine, sokakta büyüyen halkın eşitlik ve özgürlük talebine karşı yürüttüğü topyekûn saldırının bir parçası olduğu vurgulandı.

BU ZİHNİYETİ ÇOK İYİ TANIYORUZ

Açıklamada şöyle denildi: Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla gözaltına alınan dört devrimci gencin tutuklanmasının hukuki değil, politiktir ve bu tutuklamaların 19 Mart’la sınırlı olmadığını da çok iyi biliyoruz. Tutuklanan arkadaşlarımız,   gençliğin işçi sınıfıyla buluştuğu her alanda sorumluk almış; işçi sınıfının mücadelesini sürdürmüş, asgari ücret mücadelesini yürütmüş, son günlerde MESEM’lerde sömürülen, iş cinayetlerinde katledilen çocuk işçilere karşı eylemler örgütlemiş, çocuk işçi sömürüsünü teşhir etmiştir.Bu zihniyeti çok iyi tanıyoruz. Gezi Direnişi’ne katılmaları gerekçe gösterilerek yıllardır uydurma suçlamalarla tutsak edilenlerden, yargının bir sopaya dönüştürülmesinden, gözdağı vermek amacıyla sürdürülen siyasi operasyonlardan biliyoruz.”denildi.

HEPİMİZ ORADAYDIK

19 Mart’ın üzerinden dokuz ay geçtiği ancak iktidarın sokakta büyüyen isyana, eşitlik ve özgürlük talebine duyduğu korkunun  hâlâ ilk günkü kadar taze olduğu vurgulanan açıklamada, “Kaybetme korkusuyla, yargı , baskı ve zorla korumaya çalıştığı koltuklarının karşısında milyonların geri alacağı yaşamları, özgürlükleri ve gelecekleri var. Bizim öfkemiz de hafızamız da taze. Mert’i, Halil’i, Kaan’ı, Berdan’ı; omuz omuza barikatları aştığımız tek bir arkadaşımızı size bırakmayacağız. Baskılarınızla, gözaltı ve tutuklamalarınızla bir adım geri atmayacağımızı göstermek için tutuklanan dört arkadaşımız için hepimiz oradaydık, diyoruz.”denildi.

TUTULANALAR DERHAL SERBEST BIRAKILSIN

Basın açıklaması, 19 Mart’ın dokuzuncu ayında bir kez daha tutuklananların  derhal serbest bırakılması, demokratik haklarını kullanan gençlere yönelik baskıların son bulması, yargı eliyle yürütülen siyasi operasyonlara derhal son verilmesi çağrısı ile son buldu.