Pazar, Kasım 24, 2024
Güncel

DEVRİMCİ İLKE VE ETİK KURALLARIMIZ

(Kongre Kararlarımızdan)

Dostluk ve Kültür Derneği(DKDER) bilimsel sosyalizm rehberliğinde, devrim ve sosyalizm mücadelesi kapsamında siyasi, ekonomik, demokratik, akademik, kültürel ve sosyal alanlarda mücadele yürüten, yoldaşlık hukuku, devrimci ilke ve etik değerler ile yürüyen bir demokratik kitle örgütüdür.

DKDER kendini tüzüğünde kimliğini net olarak tanımlamış, mücadele ve çalışma programını da sosyalist bir kurum olmanın sorumluluğu ile belirlemiştir.

Hiç kuşkusuz her örgütlenme disiplinli, ilkeli, etik kurallara bağlı mücadele ettiğinde daha başarılı olur ve daha az sorunlu yol alır. Bu ise esasta devrimci ilkeleri kavrayış, devrimci kültürü özümseyiş ile doğrudan bağlantılıdır.

Üyelerimizin devrimci kültür, disiplin ve etik kuralları bilen yoldaşlar olduğunu bilerek, ancak bunları her fırsatta hatırlama ve hatırlatmanın derneğimizi güçlendireceğini, yoldaşlarımız arasındaki yoldaşlık ilişkilerini ve hukukunu çok daha düzenli kılacağını düşünüyoruz.

DKDER üyeleri, gerek derneğimize karşı gerek yoldaşlarına karşı devrimci ilkeler, etik kurallar ve yoldaşlık hukuku ile hareket etmek durumundadır. Sekterizm ve liberalizme düşmeden, birbirimizin hak ve hukukunu çiğnemeden, adil bir davranış biçimi sergilemek durumundadır.

Üyelerimiz gerek derneğimiz gerek yoldaşların eksik ve hataları karşısında eleştiri ve özeleştiri mekanızmasını çalıştırmalıdır. Eleştiri ve özeleştiri düzeltmek, katkıda bulunmak, güçlendirmek, doğru yöne çekmek için yapıldığında eleştiri olur. Eleştiri ve özeleştiride üslup, dürüstlük, dil, yer, zaman ve mekan çok önemlidir. Bu yüzden her eleştiri mutlaka bizzat muhatabına iletilmelidir. Yoldaşlar kendi aralarında çözmeyi başarabilmelidir. Çünkü, sorunu çıkaranlar çözemiyorsa, başkalarının çözmesi de daha zordur. Kişiler arasında çözüm bulunamadığında ise yetkili organlara iletilmelidir.

Bu kuraldan hareketle, muhatabına bizzat iletilmeyen veya çözüm bulunmadığında organlara iletilmeyen konular, adına eleştiri dense de bu eleştiri değil dedikodu ve değersizleştirmedir. Bu yüzden, eleştiride bu devrimci yolu izlemeyenler ile uyarılara rağmen devam etmesi durumunda, bir karar almaya gerek kalmaksızın yollarımız ayrılmalıdır. Çünkü, bu davranışın ne derneğimize, ne mücadelemize ne de yoldaşlarımıza bir yararı yoktur.

Bu ilkeler, etik kurallar ve devrimci davranış biçimlerimiz sadece üyeler arasında değil, üyelerimiz ile derneğimiz dostları arasındaki ilişkilerde de geçerlidir.

Bu arada önemli bir noktayı vurgulamak lazım. Eleştiri özeleştiri mekanızmasını çalıştırırken tüm üyeler olarak öncelikle kendimizi sık sık sorgulamayı, özeleştiri yapmayı öne çıkarmalıyız. Önemli olan kendi davranışlarımıza, eksik ve hatalarımıza acımasız davranabilmektir.

Üyeler olarak uymamız gereken etik kurallardan biri de, üyelerimiz arasındaki olası iç tartışmaları üyelerimiz dışına aktarmamaktır. İç bilgileri dışarıya taşımamaktır. Zaten aktarılması gereken kararlar ilgili organlar tarafından aktarılmaktadır.

Bir örgütlenmede en tehlikeli, yoldaşça ve etik olmayan bir davranış biçimi de gruplaşma, siyasal ve örgütsel ilkelerden kopuk ilişki biçimlerinin kurulmasıdır. Bir yapıyı niyet ne olursa olsun bu davranış biçimleri, çifte standart yaklaşım biçimleri zayıflatmaya, parçalamaya hizmet eder.

Devrimci güçleri, kurumları eleştirirken, üyeler olarak dikkat etmemiz gereken bir hususta, eleştirilerimizi kişiselleştirmeye kaçmamalı, istemeyerek de olsa değersizleştirme ve itibarsızlaştırmaya hizmet etmemelidir.

Bugüne kadar birlikte devrimci mücadelemizi omuzladığımız geçmiş sürecin yoldaşlarına karşı da dostluk- eleştiri- dostluk düşüncesi ile hareket etmek durumundayız. Sekter, rencide edici, geçmiş emeklerini yok sayan, küçümseyen türden hatalara düşülmemelidir.

İdeolojimiz sağlam, geçmişimiz tecrübelerle dolu. Mücadelede samimiyetimiz ve kararlılığımız var. Yoldaşça, omuz omuza vererek, ben değil biz kültürü ile mutlaka başaracağız.

Yoldaşça!

DKDER Kolektifi